Regaib Gecesi
LEYLE-İ REĞAİB GECESİ
Leyle-i Regaib, Receb-i şerifin ilk Cuma gecesine verilen isimdir. Bu gece, Allahu Teâlâ’nın indinde kadir ve kıymeti yüce olan gecelerdendir. Kullarına in’âm ve ihsânı nihayetsiz olmaya “Reğaib” denilmiştir. Regaib kelimesinin lügat mânâsı rağıbenin cem’idir. Rağibe, “çok çok atâ ve ihsân” mânâsına gelir. Buna binâen leyle-i regâibde, Allahu Teâlâ’nın kullarına büyük ihsânları olması dolayısıyla verilmiştir. Nitekim Resûlullah bir gün, sabah namazının iki rekâtlik sünnetinin terk edilmemesi hususunu beyân ederken: “Bu iki rekâtte reğâib vardır” buyurdular. Yani sabah namazının iki rekâtlik sünnetinde sevaplık cihetinden kendisine büyük rağbet vardır. Bundan dolayı fukahâ, ulemâ Receb’in bu ilk Cuma gecesinin mevhibe-i ilâhiye olduğunu beyân etmektedirler.
Rûhu’l-Beyân sahibi İsmail Hakkı Hazretleri de; “Leyle-i Regâib lisan-ı melâikeden sâdır olmuştur. Çünkü melâike bu gece Cenâb-ı Hakk’ın has tecelliyatından dolayı atâ ve ihsândan büyük bir şevk ve sedâ ile Allah’ı zikrederler” buyurmuşlardır.
Bu gecenin nihayetsiz fazileti dolayısıyla ekâbir gündüzünü sâim, gecesini kaim olmuşlardır. Hatta bir haberde senenin beş mübârek gecesinden birisinin de, Regâib gecesi olduğunu söylerler. Bu gece Allahu Teâlâ’nın has tecellisine mazhar olan bir gecedir. Bu gece füyûzâtı ilâhiyenin cûş u hurûş ettiği ve atâya-yı sübhâniyenin ölçüsüz dağıtıldığı bir gecedir.
Biz Resûlullah’ın yolunda, O’nun beyânları üzere gitmeyi hedef tuttuğumuzdan bu gibi mübarek gecelerde geçmiş namazların kazasını kılmak, kaza olmayanlar için de sahih senedlerle olan tesbih ve teheccüd namazlarını kılmak, Kur’ân okumak, evrâd ve ezkârla meşgul olmak, va’z u nasihat dinlemek, gecenin bir nisfını buna hasretmekle ihyâ olunacağı kanaatindeyiz.
Kaynak : Hz.Sıddık Naci EREN UŞŞAKİ (K.S) Efendimizin Mübârek Geceler Ve Üç Ayların Fazileti