Ya Samed c.c.
Uşşâkî meşayıhından Sıddîk Nâci Eren Efendi, kitaplarında Halveti Uşşâkî yolu Seyru Sülukunda taliblere ( Cem’ül Cem , makamı verasatı mutlakadır ) onbirinci makamın dersi olarak Samed Samed ya Samed esmasını tavsiye eder.
Selahaddin Uşşâkî hz. Miratul Esma kitabında şöyle bahseder :
Fürû’âtın Dördüncüsü
“Ya Samed”dir. Şeyh-i ekber (kuddise sirrüh) hazretleri şöyle buyurmuştur: “Hazret-i Samed öyle bir sığınak ve dayanaktır ki, her fakir O’na ilticâ ve istinad edip her hâcetin O’ndan karşılanacağını bilir ve ihtiyacını O’na arz eyler.” Manası “Vallahu ganiyyün ani’l-âlemîn “dir. Yani “Allah, bütün âlemlerden zengin ve kendinden başkası, her işte O’na muhtaçtır” demek olur. “Ve inne min şey’in illâ indenâ hazâinühü” ( Hazinesi Bizim katımızda olmayan hiçbir şey yoktur. Hicr 21) muktezâsınca, gâib hazinelerinden bütün mevcûdâtın hacetlerini karşılar. Eğer, hazinelerin Hakk indinde olduğunu anladıysan, şu da mâlûmun olsun ki hazineler sensin ve Hakk indindesin. Çünki kalbin Hakk’a genişledi. Hakk dahi senin indinde ve sen O’nun indindesin. Samediyyetden senin dahi nasîbin vardır. Zîrâ ma’rifet-i hâdise seninle hâsıl olur. Şu durumda, ancak seninle zuhura gelen şeyde samedsin, lâkin Rabbinin yasakladığı şeye tecavüz eylemeyib, her işte maksadın samed-i mutlaka olsun.
Hulâsa-i kelâm Samed oldur ki; bütün hâcetler O’na yönelir. Yani bütün mahluklar O’na muhtaçtırlar. Samediyyet, mutlak cenâb-ı Hakk’ındır; lâkin bu isimden mevcûdâtın her birinin nasîbi vardır. Zîrâ bütün halk birbirlerine muhtaçtır. Hakikatde ise ihtiyaçları Cenâb-ı Hakk’adır.
O halde sâlik, samediyyeti, Hakk’ın zatını mülâhaza ile zikr ederek, ol isme mazhariyyet ile sırrı, cemî-i mümkinâtın sırrını toplayıp, mevcûdâtın iç yüzünden ihtiyaçları sırrına müntehi olduğunu bildirir. Zîrâ bu ehadiyet mertebesinin gereğidir. Bu durumda Mürşid gerektir ki sâliki ol menzilden alıp fakr u acz menziline eriştirsin ve bir şeye hor baktırmayıp her bakımdan Hakk’a ihtiyacını bildirsin. “Eynemâ tüvellû fe semme vechullâh”27 tevellâsınca her vecihde fakrını izhar eyleyip, tam bir fakirliğe eriştire ki ” izâ temme’l-fakru fe-hüvallâhu” sırrına mazhar ola.
27 “Nereye dönerseniz Allah’ın yüzü (zatı) oradadır” [Bakara sûresi, 115].
(4)
Abdurrahman Sami Niyazi Hz., Es Samed c.c. şöyle açıklar:
Dergâhı ulûhiyeti havayici kâinata meftuh (açık) mevcudatın, muhtacı ilâhi cümleden müstağni manasınadır.
Abdin hissesi : Zati bariye vücud ve bekada her an ihtiyacını bilip tevcih ve itimadını Hakka hasretmektir.
Hassası: Seher vaktinde 150 defa okuyan salâhi hal kesbedip haramdan mahfuz olur. Cezbe-i zatullahta istigrak ahvale erişir.
(3)
Sıddîk Nâci Eren Efendi Samed’ın c.c. Mânâsı’nı şöyle anlatır : Hacetlerin bitirilmesi ızdırâpların giderilmesi için tek merci, Samed, zevali olmayan dâim ve bâki demektir. Samed, dilediğini işleyen ve dilediği gibi hükmedendir.
Hacet sahiplerinin akın ettikleri şerefli zata (Samedül Kavm) derler. Samed, bütün ihtiyaçların görülmesi ve bütün sıkıntıların giderilmesi için başvurulacak yegâne mercidir.
Bir sıkıntıya düşen, bir müşküle çatan insan bu vaziyetten kurtulmak için bir halâskâr arar, bu herkes için tabii bir haldir. Allahu Teâlâ her dileğin biricik merciidir. Yerde gökte bütün hacet sahipleri yüzlerini ancak O’na döndürmekte el açarak yalvarmalarını O’na arzetmektedirler. Her şey O’na dayanır ve her şeyin mercii ve maksudu ancak O’dur. (1, 2)
Uşşâkî meşayıhı Sıddîk Nâci Eren Efendi’nin ve mürşidleri ve yolumuzun büyüklerinin eserlerinden Samed c.c. esmasını aktarmaya çalıştık .
Kaynaklar :
1 – Sıddîk Nâci Eren Efendi Tariki Uşşâki’de Usul ve Adab s.179
2 – Sıddîk Nâci Eren Efendi İbadet Ahlak ve Adab s.289- 290
3- Abdurrahman Sami Niyazi Hz. Şerhi Esma ül Hüsna
4- Selahaddin Uşşâki hz. Miratil Esma
5- Hakikat ve Marifet Sırları Bekir Sıdkı Visali hz. ve Mehmed Ruhi hz.
Kitap temini : Şelale Yayıncılık / 0 216 420 9581
Foto
